ABD borsaları son yıllarda yapay zeka (AI) rüzgarıyla sert yükselirken, kazançların neredeyse tamamı ülkenin en zengin hanelerine gidiyoruz.
Moody’s Başekonomisti Mark Zandi, yapay zeka hisselerinin yarattığı 8 trilyon dolarlık yeni piyasa değerinin “gelir ve servet eşitsizliğini daha da artırdığını” söyledi.
New York Üniversitesi Projesörü Edward Wolff’un hesaplamalarına göre, ABD’deki en zengin yüzde 20, tüm hisse senetlerinin yüzde 93’üne sahip. En zengin yüzde 1 ise 51,2 trilyon dolarlık toplam borsa servetinin yarısını kontrol ediyor. Buna karşılık nüfusun alt yüzde 50’si yalnızca yüzde 1’lik paya sahip.
Wolff, “Hisse senedi sahipliği hâlâ çok zenginlerin elinde yoğunlaşmış durumda. Fakir haneler tamamen dışarıda kaldı” dedi. Bu durumun, gelir eşitsizliğinin en belirgin kaynağı haline geldiğini de belirtti.
Zandi, bu uçurumun siyaseti de etkilediğini vurgulayarak, “Farklı ihtiyaç ve bakış açıları nedeniyle uzlaşmak zorlaşıyor. Hükümetin açık kalması bile artık bir mücadele” ifadelerini kullandı.
J.P. Morgan Asset Management verilerine göre, ChatGPT’nin Kasım 2022’de piyasaya çıkışından bu yana S&P 500 getirilerinin yüzde 75’i AI şirketlerinden geldi. Ancak düşük gelirli haneler, yeterli tasarruf yapamadıkları için bu ralliden faydalanamıyor.
Bazı ekonomistler hisse senedi sahipliğinin yaygınlaşmasıyla orta sınıfın konumunun konut fiyatlarındaki artış sayesinde bir miktar güçlendiğini belirtiyor. Yine de toplam zenginliğin büyük kısmı hâlâ en üstteki küçük bir azınlığın elinde.
Urban-Brookings Tax Policy Center’dan John Sabelhaus, hisse senedi yatırımını çift taraflı bir kılıç olarak tanımladı ve “Uzun vadede getiriler yüksek olsa da piyasa düşerse kayıpları da en çok zenginler yaşıyor,” dedi.
Sabelhaus, yüksek faizli borcu olan veya ev almayı planlayan bireylerin kısa vadede borsadan uzak durmasının daha mantıklı olabileceğini söyledi. “Eğer riski göze alabiliyorsanız o zaman bu getiriden pay alabilirsiniz. Ama bu bir tercih meselesi,” dedi.