
Son verilerin ekonomik büyümenin altı yılın en düşük seviyesine düştüğünü göstermesinin ardından Hindistan Merkez Bankası’nın Perşembe günü faiz oranlarını düşürmesi bekleniyor. Ancak birçok ekonomist, daha fazla oran indiriminin etkinliğini sorguluyor.
Ocak ayından bu yana ekonomiyi artırmak için repo oranını halihazırda 135 baz puan indiren Hindistan Merkez Bankası 2019’da 5 kez faiz düşürmesiyle en agresif merkez bankalarından biri haline geldi.
Buna rağmen Citi analistleri, kümülatif faiz indirimi ve bankacılık sisteminde bol likiditenin yeni krediler için borç verme oranlarında sadece 60 baz puanlık bir indirimle sonuçlandığını söyledi.Analistler söz konusu aktarım eksikliğinin, para politikası aktarımının akut riskten kaçınma ortamındaki etkinliği hakkında sorular doğurduğunu dile getirdi. Reuters’ın haberine göre ekonomistler RBI’nın repo oranını bu hafta 25 baz puan keserek yüzde 4.90’a düşürmesini ve 2020 yılının ikinci çeyreğinde 15 baz puan daha indirmesini bekliyor.
Teorik olarak, bir merkez bankası ticari bankalara borç verme oranlarını düşürdüğünde, bu borç verenler faiz indirimlerini daha ucuz krediler biçiminde tüketicilere ileteceklerdir.
Ancak Hindistan’daki birçok borç veren, takipteki varlıklar ile mücadele ediyor ve bu da onların tüketicilere daha düşük borçlanma maliyetinin tüm faydalarını aktarmakta tereddüde düşmesine yol açıyor.Mizuho Bank’tan Vishnu Varathan da Pazartesi günü yazdığı bir notunda; “Bankacılık ve gölge bankacılık sektörlerinde kredi yedeklemesi ve likidite riskleri tarafından engellenen politika aktarımı, daha fazla oran indirimlerinin etkinliğini sorgular ki bu rupi ve makro sağlamlık için artan bir maliyetle geliyor” dedi.
Bununla birlikte Eylül ayında RBI, tüketicilerin faiz oranlarını belirlemek için belirli kredi kategorilerini harici bir ölçüt sistemine bağlamıştı.
RBI’nin repo oranını referans olarak kullanan bankalar, borç verme faiz oranlarını merkez bankasının müteakip hareketlerine göre ayarlamak zorunda kalacaktı.Yakın bir okuma, kamu harcamalarının genel GSYİH rakamlarını desteklemeye yardımcı olduğunu gösterse de Societe Generale ekonomisti Kundu, hükümetin sürekli harcama için alanının azaldığını kaydetti. Ayriyeten nominal GSYİH büyümesinin şimdiye kadarki en düşük seviyeye gerilediği göz önüne alındığında vergi gelir tahsilatının pek iç açıcı olmadığını aktardı.
Hükümetin ekonomiyi doldurmak için mali alandan yoksun olmasıyla, RBI’nın politika hareketliliğinin durgunluğunun fark edilebilir etkinlik eksikliğine rağmen devam edebileceğini düşündüklerini de belirtti. Ve Hindistan Merkez Bankası’nın, bu hafta 25 baz puan kesinti dahil tüm mali yıl için faiz oranlarını 50 baz puan daha düşürmesini beklediğini dile getirdi.