ABD’li finans devi Goldman Sachs’ın Yönetici Direktörü ve CEEMEA Araştırma Eş Başkanı Clemens Grafe, Türkiye’ye yönelik yatırımcı ilgisinin arttığını belirtirken, bu yıl tahminen yaklaşık 30 milyar dolarlık portföy girişinin büyük bölümünün kısa vadeli yatırımlardan oluştuğunu ifade etti.
EKONOMİ gazetesine açıklamalarda bulunan Grafe, yatırımcıların enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde düşeceğine dair güven duymadıklarını ve bu nedenle uzun vadeli varlıklara yatırım yapmaktan çekindiklerini söyledi.
Grafe ayrıca, TCMB Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay’ın şu anda faiz indiriminin değerlendirilmediğini söylemesine rağmen, Eylül’de faiz indirimi beklediklerini dile getirdi.
Moody’s’in Not Artırımı ve Yabancı Yatırımcı İlgisi
Moody’s’in Türkiye’nin kredi notunu iki kademe yükseltmesinin ardından, Grafe bu artışın sermaye girişlerini tek başına arttırmaya yeterli olmadığını, ancak yatırımcıların Türkiye’ye olan ilgisinin kesinlikle arttığını belirtti.
Türkiye’de yapılan anketler ve Moody’s not artırımının etkili olduğu koşulların da gösterdiği gibi döviz likiditesi konusundaki endişelerin azaldığını ve mevcut faiz oranlarıyla TL’nin cazip olduğunu vurguladı.
Grafe, yatırımcıların enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde düşeceğine dair güven duymamaları nedeniyle uzun vadeli yatırımlardan kaçındıklarını belirtirken, yabancı sermaye girişini sürdürülebilir kılacak temel faktörün enflasyondaki düşüş olduğunu ifade etti.
Faiz İndirim Beklentileri
TCMB’nin önümüzdeki aylarda faiz indirimi yapabileceği yönündeki tartışmalarla ilgili olarak Grafe, Goldman Sachs olarak Eylül’de 100 baz puanlık bir faiz indirimi beklediklerini ve dördüncü çeyrekte 900 baz puanlık ek indirimler öngördüklerini belirtti. Bu indirim döngüsünün Eylül’de başlamasının hanehalkı enflasyon beklentilerinin önemli ölçüde düşmesine bağlı olduğuna dikkat çekti.
Eylül ayında yıllık enflasyonun yüzde 44’e inmesini beklediklerini ve dolayısıyla yüzde 50’lik basit ve yüzde 64’lük yıllık bileşik politika faiziyle reel faiz oranlarının çok yüksek olacağını öngördüklerini belirten Grafe, bu görüşün risklerinin Türk halkının enflasyon beklentileri ve TCMB indirimlere başladığında mevduat tabanında yeniden dolarizasyon riskiyle ilgili olduğunu ifade etti.
Enflasyonla Mücadele ve Gelecek Beklentileri
Türkiye’nin yüksek enflasyonla mücadelesinde kaydettiği ilerleme hakkında Grafe, 2024’ün birinci çeyreğinde, geçen yılın son çeyreğinde kaydedilen ilerlemenin kısmen boşa çıktığını belirtti.
Ocak ayında asgari ücrette yapılan büyük artışın, yıl ortasında daha fazla artış beklentisine yol açtığını ve pek çok kişinin yerel seçimlerden sonra TL’nin değer kaybedeceğine inandığını belirten Grafe, bu durumun, TCMB’nin yerel seçimlerden önce faiz oranlarını artırmasına rağmen gerçekleştiğini ifade etti.
Goldman yetkilisi, hükümetin ve TCMB’nin enflasyonu düşürmek için gerekli zemini hazırladığını, ancak önümüzdeki iki çeyrek dönemin enflasyonu istikrara kavuşturmada kritik olacağını vurguladı.