
Goldman Sachs, bakır fiyatları için 2026 ve 2027 yıllarında ton başına 10.000 ila 11.000 dolar aralığında bir seyir öngörüyor. Piyasada oluşması beklenen arz fazlasının bu hareketi sınırlayacağı belirtilirken, metalin uzun vadeli olumlu görünümünü koruduğu da vurgulandı.
Analistler, bakırın potansiyel yükselişini frenleyebilecek üç ana riske dikkat çekti. Bunlar arasında fiyatların 11.000 dolar seviyesini aşması durumunda Çinli alıcıların talebi kısması, ABD’deki yüksek envanterin piyasayı hızla dengeleyebilme ihtimali ve veri merkezi kaynaklı talep artışının abartılmış olabileceği yer alıyor.
Öte yandan bankanın diğer endüstriyel metallere yönelik projeksiyonları da paylaşıldı. Nikel fiyatlarının, Endonezya kaynaklı arz artışının kontrol altına alınabilmesi için üretici kâr marjlarının daha da gerilemesi gerekiyor. Bu süreçte nikel fiyatlarının Aralık 2026’ya kadar ton başına 14.500 dolara kadar gerilemesi bekleniyor.
Alüminyum piyasasında ise Endonezya’dan gelen yeni arzın etkisiyle 2026’nın ortalarından itibaren bir fazlalık yaşanması öngörülüyor. Fiyatların 2026’nın son çeyreğinde 2.350 dolar olacağı, mevcut seviyelere ise 2030 yılına kadar dönülemeyeceği tahmin ediliyor.
Çin’in, artan yerli üretimi sayesinde 2026 yılında çinkoda net ithalatçı konumundan net ihracatçı konumuna geçmesi bekleniyor. Küresel piyasanın dengelenebilmesi için Çinli üreticilerin ihracata yönlendirilmesi gerektiği ifade ediliyor.
Kobalt piyasasında, dünya arzının yüzde 70’ini karşılayan Kongo Demokratik Cumhuriyeti’ndeki yeni ihracat kotalarının 2026’da bir arz açığı yaratması ve bu durumun fiyatları desteklemesi öngörülüyor.
Lityum fiyatlarının ise devam eden yapısal arz fazlası nedeniyle 2026 boyunca düşük seviyelerde seyretmeye devam edeceği, yıl boyunca ortalama ton fiyatının 8.900 dolar civarında gerçekleşeceği tahmin ediliyor.