ABD merkezli yatırım bankası Goldman Sachs, güçlü gelir artışı ve en kötü faiz artırımlarının geride kaldığına dair güvenin etkisiyle küresel ekonominin 2024′te beklentilerin üzerinde seyredeceğini tahmin ediyor.
Yatırım bankası, dünya ekonomisinin önümüzdeki yıl yıllık ortalama bazda yüzde 2,6 büyüyeceğini tahmin ediyor ve bu ekonomistlerin yüzde 2,1′lik konsensüs tahminini aşıyor. Goldman, ABD’nin tahmini yüzde 2,1′lik büyümeyle diğer gelişmiş piyasaları yine geride bırakmasını bekliyor. Banka parasal ve mali sıkılaştırma politikalarından kaynaklanan engellerin, büyük oranda sona ereceğini öne sürdü.
Ekonomik büyüme tahmin edilenden daha zayıf gelmediği sürece gelişmiş piyasalardaki politika yapıcıların 2024′ün ikinci yarısından önce faiz oranlarını düşürme ihtimalinin düşük olduğunu vurgulayan banka, enflasyonun G10 ve gelişmekte olan piyasa ekonomilerinde de soğumaya devam ettiğini ve daha da düşmesinin beklendiğini kaydetti.
Yatırım bankası küresel fabrika faaliyetinin, olumsuz rüzgarların bu yıl ortadan kalkması nedeniyle yakın zamanda yaşanan çöküşün ardından toparlanmasını bekliyor. Goldman, Çin imalatındaki beklenenden daha zayıf toparlanma ve Avrupa enerji krizinin yanı sıra geçen yıl aşırı üretimin düzeltilmesi gereken stok döngüsü nedeniyle küresel imalat faaliyetinin baskı altında kaldığını bildirdi.
Goldman’dan Resesyon Tahmini
Goldman Sachs hazırladığı raporda, enflasyonun çok daha düşük olduğu ve iş gücü piyasalarının hala güçlü olduğu bir dönemde gerçek harcanabilir gelir artışı konusunda olumlu bir görüşe sahip olduğunu belirtti.
ABD’nin reel gelir büyümesinin 2023′teki yüzde 4′lük güçlü temposundan yavaşlayacağı görüşünde olan analistler, buna rağmen bu rakamın yüzde 2’nin altına düşmeyeceğini ne sürdü. Raporda, “Sadece sınırlı durgunluk riski görmeye devam ediyoruz ve yüzde 15 olan ABD durgunluğu olasılığımızı yeniden teyit ediyoruz” ifadeleri yer aldı.
Goldman Sachs, Eylül ayında, enflasyonun yavaşlaması ve iş gücü piyasasının dirençli olması nedeniyle ABD’deki resesyon görülme beklentisini yüzde 20′den yüzde 15′e düşürmüştü. Faiz artışları ve maliye politikası G10 ekonomilerindeki büyüme üzerinde baskı yaratmaya devam edecek olsa da, bankası bu durumun en kötü kısmının çoktan geride kaldığını vurguladı.
