Mal ve piyasa hizmetleri enflasyonundaki son artışın bir kısmının Trump yönetiminin tarifelerinin etkisinin “öngörüsü” olabileceğini belirten Kugler, Fed’in odak noktasının enflasyonu kontrol altında tutmak olması gerektiğini ekledi.
“Enflasyonun yükselmemesini sağlamak bir öncelik olmalı,” diyen Kugler, kısa vadeli enflasyon beklentilerinin yükseldiğini ancak uzun vadede iyi bir şekilde sabitlendiğini savundu.
Fed, Aralık ayında, o zamanlar düşen enflasyon karşısında para politikasının aşırı kısıtlayıcı olmamasını sağlamayı amaçlayan bir dizi faiz oranı indiriminin sonuncusunu gerçekleştirdiğinden beri politika faizini yüzde 4,25 – yüzde 4,50 aralığında tuttu.
Yılın başından bu yana, Fed’in yüzde 2 enflasyon hedefine doğru ilerleme neredeyse hiç görülmedi.
Kugler da konuşmasında işletmelerin yeni tarifelerden kaynaklanan daha yüksek maliyetleri tüketicilere ne kadar yansıttıkları henüz belli olmasa da, “Bunun acı verici olduğunu anlıyorum, bu yüzden buna odaklanmamız gerektiğini düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.
Aynı zamanda hanelerin yaygın olarak beklenen tarifelerden önce araba gibi şeyler satın almak için acele etmesiyle, ilk çeyrekteki ekonomik faaliyetin tahmin edilenden daha güçlü olabileceğini söyledi.
