Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol, bazı Demokrat başkan adaylarının önerdiği hidrolik kırılma yasağının ABD enerji endüstrisi için önemli etkileri olacağını söyledi.
“Bunu yasaklamak sadece Amerikalılar için değil Avrupalılar için de iyi bir haber olmaz” diyen Fatih Birol, açıklamalarıyla dikkat çekti. Elizabeth Warren, Bernie Sanders ve Kamala Harris gibi Demokrat başkan adayları, ABD’nin dünyanın en büyük petrol üreticisi olması için fosil yakıt çıkarma işlemini yasaklama planları savunmuşlardı.
Geçtiğimiz günkü bir Twitter paylaşımında Warren, başkanlığının ilk gününe açık denizde ve kamusal alanlarda sondaj için tüm yeni fosil yakıt kiralamalarına yasak getireceğini açıklamıştı.Ayrıca hidrolik kırılma (fracking) teknolojisini her yerden yasaklayacağını dile getirmişti. Birol, adayların benzer yasaklama çağrılarına işaret ederek; “Bunun, ABD ekonomisi, işlerin büyümesi ve her şey için piyasada büyük etkileri olabilir ve enerji güvenliği için iyi haber olmaz çünkü ABD doğal gazı, piyasalara çok fazla güvenlik sağlıyor” dedi. Birol, ABD kaya gazı devriminden önce son zamanlara kadar gaz piyasalarına tek başına hakim ülkenin Rusya olduğunu vurguladı.
ABD’nin bu tabloya girdiğinde ise bir seçeneğin daha ortaya çıktığını, enerji güvenliği ve çeşitlendirme için daha iyi seçenekler olduğunu anlatarak devam etti.Burada hidrolik kırılma savunucularının, teknolojinin ham petrolden daha temiz bir yakıt olan doğal gaz arzını büyük ölçüde artırdığı ve tüketiciler için maliyetleri düşürdüğünü belirttiği hatırlatıldı. Energy Futures Initiative ve National Association of State Energy Officials’ın 2019 verilerine göre de doğal gaz madenciliği ve çıkarması ABD’de 162 binden fazla işçi istihdam ediyordu. Daha geniş doğal gaz endüstrisinde ise 625 binden fazla Amerikalı çalışıyordu.
Fatih Birol, konuşmasında iklim değişikliğinin de gerçek bir endişe olduğunu ve bunu dışlamak yerine petrol ve gaz endüstrisini içeren çözümler bulma taahhüdünü garanti ettiğini belirtti.Sonuçta iklim ve çevre bilimcileri hidrolik kırılmanın kirletici etkilerine de işaret ediyordu ki bu da toprak sarsıntılarına ve kirletici maddelerin yeraltı sularına sızmasına yol açıyordu. Eleştirilere atıfta bulunan Fatih Birol; “İklim değişikliğinin ciddi bir sorun olduğunu düşünüyorum, petrol endüstrisi, gaz endüstrisi sorunun veya bir engelin değil çözümün bir parçası olmak zorunda” dedi.
Bununla birlikte petrol ve gaz üretimini durdurmanın ABD hükümetine ya da başka bir hükümete tavsiye edemeyeceği bir şey olduğunun da üzerini çizdi. “Sürdürülebilir bir şekilde petrol ve doğal gaz üretmek zorundalar ve elbette sürdürülebilir petrol ve doğal gaz üretimi için teknolojiler ve projeler var.” ifadeleriyle de düşüncesini açıkladı.