Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye‘de 29 Nisan itibarıyla toplam koronavirüsü vaka sayısı 117 bin 589’a yükseldi. Can kaybının 3081’e ulaştığı salgının hızı son günlerde düşüş eğilimi gösteriyor. Dün 89 vefat sayısının bildirilmesi ve 5231 kişinin iyileşerek sağlığına kavuşması umutların iyice artmasını sağladı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye‘deki ilk vakayı 10 Mart tarihinde açıklamıştı. O dönemde ülkemizde herhangi bir kaos olmamasına rağmen diğer ülkelerdeki kötü gidişata bakarak kaygılanan tüketici kendini bir anda marketlerde buldu. İlk koronavirüs vakasının duyurulduğu hafta insanlar market raflarını yağmalarken bir taraftan da acaba gıda sıkıntısı çeker miyim sorunsalı oluşmuştu.
Gıda Perakendecileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Galip Aykaç, o dönemde yaptığı açıklamada yaşanan yoğunluğa gerek olmadığını ve Türkiye’nin hem personel hem de gıda stoku açısından herhangi bir sıkıntısı olmadığını aktarmıştı.
Üzerinden geçen yaklaşık bir buçuk aylık zaman zarfında gerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gerek Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ve gerekse gıda tedarikçileri tüketicinin bu konudaki kaygılarını ortadan kaldıracak açıklamalarda bulundu. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Kıdemli Politika Uzmanı Sumiter Broca ise Türkiye’nin gıda tedarik zinciri konusunda attığı adımları taktir ettiklerini söyledi.
Sumiter Broca: Türkiye’de gıda tedarik zincirlerini korumaya yönelik hayata geçirilen adımları memnuniyetle karşıladıklarını söyledi.
Gıda tedarik zincirinin oldukça karmaşık bir yapı olduğunu ifade eden Broca, koronavirüs salgınının küresel gıda sistemini riske soktuğunu dile getirdi. Genel olarak ülkelerde gıda tedarik konusunda minimum düzeyde aksama olduğunu belirten Broca, özellikle buğday gibi temel gıda ürünleri konusunda tablonun olumlu olduğunu dile getirdi.
FAO (Food and Agriculture Organization ) 2 Nisan’da yayımladığı raporda 2020 yılında 763 milyon tonluk buğday üretimi yapılması bekleniyor. Üretimin Avrupa Birliği, Ukrayna ve Amerika Birleşik Devletleri’nde nispeten daha düşük olması öngörülüyor. Dünya tahıl stokları konusunda bu yıl için yapılan tahmin 5 milyon ton azaldı. Ancak genel olarak küresel tahıl pazarının bu yıl çok fazla olumsuz etkilenmemesi bekleniyor.
Her ne kadar meyve ve sebze gibi yaş ürünlerin çabuk bozulma özelliği olsa da henüz bu konuda da çok fazla olumsuzluk yaşandığına dair bir bilgi almadıklarını açıkladı. Üretimden ziyade taşıma kısmında bazı aksaklıklar olduğu için tedarik zincirinde sıkıntı yaşandığını söyleyen uzman bu durumun fiyatlara da çok fazla yansımadığını aktardı. Hemen bu noktada FAO gıda fiyat endeksine bakalım:
FAO gıda fiyat endeksi Mart ayında 172,2 seviyesinde gerçekleşirken tahıl 164,6’ya, bitkisel yağ endeksi 139,1’e, süt ürünleri endeksi 203,5’e, şeker fiyat endeksi 169,6’ya ve et fiyat endeksi 176,0’ya geriledi.
Salgın süresince ihtiyaç sahibi ailelerin öncelikli olması gerektiğini söyleyen Broca, dağıtım aşamasında dijital araçların kullanılmasını da önerdi.
Bu süreçte sosyal yardım programlarının geliştirilmesi, dijital kanalların kullanılması ve çiftçiden ürünü direkt alma gibi tavsiyelerde de bulundu. Nitekim Tarım ve Orman Bakanlığı da Çarşamba günü Dijital Tarım Pazarı’nı (DİTAP) devreye soktuklarını açıkladı.
Söz konusu proje ile üreticilerin daha fazla gelir elde etmesi, sektörün istediği ölçüde tarımsal ürünün yetiştirilip, tüketiciye ucuz bir şekilde ulaştırılması hedefleniyor. Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, dün yapılan basın açıklamasında şu sözlere yer verdi:
Yapılan uygulamada öncelikle sebze, meyve, bakliyat gibi tarımsal ürünlerin işlem göreceğini söyleyen Pakdemirli, ilerleyen dönemde bunlara gübre ve tohumculuğun da ekleneceğini açıkladı.
Kovid-19 pandemisi süresince gıda arz güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu kavradıklarını dile getiren Bakan Pakdemirli, bu sayede tarımın öneminin daha net bir şekilde anlaşıldığını sözlerine ekledi.
