
Şirketler yoğun şekilde yatırımlarını otonom ve elektrikli araçlara kaydırsa da dünya tam olarak hangi yönde ilerleyeceğini bilmiyor. Konular hakkında onlarca haber yazdık ve en sonunda bahsedilen gelişmelerin insanlara güven aşılamadığını söyledik. Ani dönüşümün ileride çoğu otomobil firması için sorun yaratacağı hatta sonunun geleceği de düşünülüyor.
JD Power’s Mobility Confidence Index Study‘nin tüketicilerle yaptığı anket çalışmasından beklenmedik sonuçlar çıkmış. Ülkeler de CO2’nin düşürülmesi konusunda devreye girmiş, şirketlere teşvikler verdiği gibi büyük cezaları da yanına hazırlamışlardı. İnsanlar bakalım hangi konulardan endişeliymiş!
Otonom ve elektrikli araçların kafamızda kurduğumuz kadar yoğun bir satışları yok.Mobilite Güven Endeksi’nin puanlamada 100 sınırında bir değerlendirme yapmış ve sonuç 36 çıkmış. Çalışma, 5.000 kişiden fazla tüketiciyle gerçekleştirilmiş. Özerk araçlar insanlara güvenin aksine korku veriyor. İnsanlar otomatik sürüş araçlar da kendilerini güvenli hissetmiyor. Yolculuklarda kendi hakimiyetlerinde olmayan bir şeye hayatlarını teslim etmek istemedikleri söylenmiş.
Artı, tüketiciler otonom araçlarla aynı yolu paylaşmak istemiyor. Şirketlere garip gelecek bu düşünce tarzını insanların %71’i oluşturuyor.
Özerk araçların kaza sonrasında kendilerine kötü sonuçlar getireceğine inanılıyor.Henüz otonom araçlarla yapılan bir kaza sonrasında kişiler üzerinde nasıl bir yaptırımı olacak bilinmiyor. Ankete katılanların %57‘si otonom araçların sürüş sırasında sürekli kendilerine çarpma korkusu yaşadığı, %55’i de bir kaza sonrasında yasal sorumlulukları konusunda endişeli.
Mantıklı şekilde düşündüğümüzde sizin hakimiyetinizde olan bir otomobili yapay zekanın kontrolüne vermek zor olabilir. Psikolojik olarak araç içerisindekileri bir robota teslim etmek ve ona güvenmenin kesinlikle vakit alıcı bir şey olduğunu düşünüyoruz. 5.000’den fazla kişiyle yapılan bu bilgi araştırmasında, %66 oranından kişiler, otonom araçlar hakkında bilgilendirmenin hiç olmadığını söylemiş.
Benzinli araçlar, elektrikli araçlardan daha çok güven veriyor.Yine Mobilite Güven Endeksi’ne göre tüketiciler EV araçlara da güvenmiyor. Çevresel faydalarını sevseler de insanlar bu yeni yakıt sisteminin güvenli olmadığını söylemiş. Benzinli araçların kullanım rahatlığı ve güvenilir olması konusunda binlerce insanın aynı fikirde olduğu söylendi.
Ankette EV mi Benzinli mi sorusuna cevap olarak, “uzun bir süre EV araç almayacağım” olmuş. Diğer bir konuda elektrikli araçların maliyet ve alt yapıları. Aniden giriş yapılan yakıt hücreli sistemlerde ücretlendirmenin ve alt yapının eksik olduğu tüketiciler tarafından aktarılmış.
Elektrikli araçların düşük menzillerinden dolayı insanlar sürekli yolda kalacaklarını zannediyorlarmış.Ortalama bir EV aracın menzili 320 ile 360 km arasında. Bu, benzinli otomobillerde bir depo ile 800-1100 km arasında. Şarj istasyonlarının henüz şehirler arasında yaygın olmamasından dolayı, tüketiciler uzun yola EV araçlarla çıkmak istemediği yazılmış. Ayrıca bir sonraki depo dolumları için beklemek zorunda oldukları süre için elektrikli araçların tercih edilmediği söylendi.
Günümüzün otomobillerin değişen genetik yapılarına karşı anlıyoruz ki insanlar hazır değil. Başta Tesla’nın otonom araçlarının karışmış olduğu kazalar insanların tedirginliğini artırıyor. Sadece Tesla değil. Volvo-Uber gibi şirketler de ölümlü kazalara karışmıştır.
İlginizi Çekebilir :

Şirketlerin özerk sistemleri hatasız mı çalışıyor? Muhtemelen hataları oldukları kısımlar olsa da insan dünyasına makineler de ayak uyduramamış olabilir. Tepkiler ve anlık davranışların tamamen ezberlenmesi lazım ki insanlara zarar gelmesin.
Öte yandan elektrikli araçların bazı yangın ve patlama olaylarına karışması da kişilere korku veriyor. Henüz otomotivde bu da oturmuş değil. Yukarıda anlattığımız gibi tüketicinin EV araçlara sempati duymamasının baş nedeni, yeterli olmayan menzil rakamları. Yapılan bu anket sonuçları hakkında siz ne düşünüyorsunuz?