Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun’u Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde resmî törenle karşıladı. İki ülke lideri önce baş başa görüştü, ardından heyetler arası görüşme yapıp, sonrasında anlaşmalar imzalandı.
İletişim Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada karşılama törenine Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı ile Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın katıldı.
Anlaşmaların imzalanmasının ardından ortak basın toplantısı düzenlendi. “Cezayir Halk Cumhuriyeti’nin bağımsızlığının 60. yılını tebrik ediyorum. Vatanlarının bağımsızlığı uğruna can veren kahramanları rahmetle yad ediyorum. Bu sene diplomatik ilişkilerimizin kuruluşunun 60. yılına tekabül ediyor.” diyen Erdoğan, ikili ilişkilerden bahsetti.
Uluslararası platformlarda dayanışmayı artırarak sürdürme kararlılığının vurgulandığını belirtti. Ticaret hacminin salgına rağmen yüzde 35 artışla 4,2 milyar dolara yükseldiğini, bugün ise hedefi 10 milyar dolara çıkardıklarını açıkladı.
Konuşmasında “Afrika’nın dünyaya açılan kapılarından biri olan Cezayir’in üretimini çeşitlendirmeye özellikle birçok alanda siyasi, askeri, ekonomik, ticari, kültürel, turistik bütün bu alanlarda Türkiye-Cezayir olarak geleceğe çok daha emin adımlarla yürüyeceğiz.” sözlerine yer verdi.
Ekonomik iş birliğinin lokomotiflerinden biri olan yatırımlara dikkat çekerek, 1400’u aşkın Türk firmasının Cezayir ekonomisinin gücüne güç kattığını dile getirdi.
“Türkiye olarak kazan kazan ve eşit ortaklık temelinde iş birliğimizi güçlendirmeye çalışıyoruz. Libya ve Somali, kıtanın ekonomik kalkınmasına ve sosyal barışına verdiği önemi gösteren iki örnektir.” diyerek Tebbun ile kapsamlı bir görüşme yaptıklarını aktardı.
Tebbun: Her Alanda İlişkilerimizi Geliştirme Fırsatı Bulduk
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ardından sözü alan Cezayir Cumhurbaşkanı, siyasi, ekonomik, kültürel ve her alanda olanaklar çerçevesinde ilişkileri geliştirme fırsatı bulduklarını, kapsamlı bir görüşme yaptıklarını söyledi.
“İki ülke halkları ve ülkelerinin faydalarına olacaktır. Aynı bağlamda 2 yıldan beridir ortaya koyduğumuz yol haritasının ne aşamaya geldiğine bakmış olduk.“ diyen Tebbun, ilişkilerin geliştirilmesi ve bütüncül iş birliği tesisi için iki ülkenin bütün potansiyellere ve olanaklara sahip olduğunu ifade etti.
Görüşme sırasında ortak meselelere de değindiklerini, Filistin halkına karşı işlenen suçlar ve ihlallerle ilgili olarak ortak görüşlerin beyan edildiğini, Afrika’yı tehdit eden terör yuvalarının kurutulmasıyla ilgili olarak da ortak iş birliğinden bahsedildiğini söyledi.
Ardından yeniden söze giren Erdoğan, denizde ve karada birçok firmamızın Cezayir’le görüşmelerinin devam ettiğini, işin savunma sanayi bölümünü askeri ilişkiler başlığı altında ele alındığını, uluslararası bütün diplomatik ilişkilerde de Türkiye-Cezayir olarak ortak hareket etme konusunu ele aldıklarını açıkladı.
Cezayir ile birçok alanda anlaşmalar imzalandığını belirterek, “Biraz önce imzaladığımız anlaşmalarla ilişkilerimizin ahdi zemini tahkim ettik. Tüm alanlarda atılabilecek somut adımları ilgili bakanlarımız değerlendirmeye ve hayata geçirmeye devam edecektir.” dedi.
Ardından sözü İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya başvuru sürecine getirdi. bu ülkelerin terör örgütlerine karşı açık, net bir tavrının söz konusu olmadığını söyleyen Erdoğan, “Hatta ve hatta PKK yanlısı teröristler var parlamentolarında. Biz bunların neyine güveneceğiz. Ha pazartesi Türkiye’ye geleceklermiş. Bizi ikna etmeye mi gelecekler. Kusura bakmasınlar, yorulmasınlar. Her şeyden önce Türkiye’ye yaptırım uygulayanların, bu süreç içerisinde NATO’ya girmelerine biz evet demeyiz.” şeklinde konuştu.