Merkez Bankası’nın yılın ikinci enflasyon raporunu 9 Mayıs Perşembe günü açıklaması bekleniyor. Gözler en çok 2024 yılının enflasyon tahmininin değişip değişmeyeceği üzerinde. Ekonomim yazarı Alaattin Aktaş ise konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
kolayca yatırım yapın
2023 yılının son enflasyon raporunda, Merkez Bankası bu yıl için enflasyon tahminini yüzde 36 olarak belirlemişti. Şubat ayında açıklanan ilk enflasyon raporunda ise bu tahmin sabit tutulmuştu.
Aktaş, Şubat’tan bu yana yıllık enflasyon eğiliminin öngörüldüğü gibi devam ettiğine işaret etti. Şubat raporu açıklandığında yıllık oranın yüzde 65’in altında olduğunu anımsattı.
Bu oranın Mayıs’a kadar yükseleceği ve daha sonra düşmeye başlayacağı öngörülürken, yaz aylarında düşüş beklentileri konusunda yapılan spekülasyonların pek bir önemi olmadığına dikkat çekti. Ekonomi çevrelerinin, bu tür tahminlerin genellikle siyasi bir nitelik taşıdığını ve gerçekçi olmadığını savunduğunu kaydetti.
Perşembe günü enflasyon tahmininin değişip değişmeyeceği konusunda iki ihtimalin olduğunu dile getiren Aktaş, “Ya artırılır ya da sabit tutulur.” dedi.
Bugüne Kadar Alınan Önlemler Yeterli Geldi mi?
Tahminin değiştirilmemesi durumunda, Merkez Bankası’nın iddialı hedeflerine olan bağlılığının göz önüne alınacağını vurguladı. Tahminin değiştirilmesinin ise bugüne kadar alınan önlemlerin yeterli olmadığının bir itirafı olarak yorumlanabileceğine dikkat çekti.
Bu sebepten tahmin değiştirilmezse, bu durumda yeni faiz artışları gibi adımların gündeme gelebileceğini öngördü.
Aktaş, enflasyon tahmininin artırılması gerektiğinin de bir ihtimal olduğunu ileri sürdü. Çünkü Merkez Bankası’nın yüzde 36’lık tahminine güvenilmediğini, tahminin yukarı çekilmesi ve bu değişikliğin gerekçelendirilmesinin beklendiğini savundu.
Diğer bir taraftan enflasyonun yüzde 36’da kapatılmasının zor olacağının da açıkça görüldüğünü vurguladı. Gelecek 8 ay boyunca aylık ortalama artışın yüzde 1,7 olarak devam etmesi durumunda yüzde 36 hedefinin korunmasının mümkün olabileceğini söyledi. Ancak bunun kolay olmadığını ekledi.
Bir diğer önemli konunun ise parasal sıkılaştırmanın gıda fiyatları üzerindeki etkisi olduğuna değindi. Ekonomi çevrelerinin, parasal sıkılaştırma adımlarının ancak zorunlu olmayan harcamalarda etkili olabileceğini ve gıda harcamalarını azaltmada yetersiz kalabileceğini düşündüğünü kaydetti.
2023 yılının son 8 ayında olduğu gibi bu sene de gıda fiyatlarında düşüşün sağlanmasının zor olduğunun altını çizdi.