Bloomberg köşe yazarı Marc Champion, Türkiye’nin aylarındaki hamlelerinin Ankara’nın yön değiştirmesi değil, Batı’nın Türkiye’ye mecbur kalması olduğunu savunuyor.
kolayca yatırım yapın
Hamleleri ise Rus enerji alımlarını azaltması, nükleer santral için Batılı şirketleri değerlendirmesi, Eurofighter siparişi vermesi ve savunma ortaklıkları kurması şeklinde özetledi.
Champion’a göre, Trump’ın Beyaz Saray’a dönmesi, Erdoğan ile ilişkilerin hızla ısınmasına yol açtı. Trump’ın otoriter liderlere sempatisi ve Türkiye’nin Suriye, Gazze ve Kafkasya gibi sahalardaki ağırlığı, Ankara’yı Washington için kritik bir aktör haline getiriyor.
Nitekim bu yıl iki lider iki kez görüştü ve önemli enerji anlaşmaları imzaladı.
Avrupa’da da tablo benzer
Almanya’nın uzun süre veto ettiği Eurofighter satışına onay vermesi, Champion’a göre, Türkiye’de demokrasiye dönük bir iyileşme değil, Avrupa’nın jeopolitik gerçeklerle yüzleşmesinin sonucu.
Buna karşın ülkede baskı ortamı tırmanıyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yöneltilen yüzlerce suçlama, Tele1’e yönelik kayyum benzeri müdahaleler ve muhalefete açılan davalar, yazar tarafından “hukuki fars” olarak nitelendiriliyor.
Champion, Erdoğan’ın bu özgüvenini Putin’in Ukrayna’yı işgalinin Ankara’ya kazandırdıklarıyla ilişkilendiriyor. Türkiye hem Ukrayna’yı silahlandırarak Batı gözünde kritik bir rol üstlendi hem de yaptırımlara katılmayarak ucuz Rus petrolünden ekonomik fayda sağladı.
Bu süreç, ekonomi politikalarının yeniden rayına oturtulmasına alan açtı.
Ayrıca Rusya’nın Ukrayna’ya odaklanması, Türkiye’nin Suriye’de dengeleri değiştirmesine ve Kürt meselesinde iç politikada yeni bir manevra alanı açmasına yol açtı.
Champion, Avrupa Birliğ’nin geçmişte Türkiye ile ilişkileri derinleştirme fırsatını kaçırdığını ancak artık Ankara ile çalışmak zorunda olduğunu belirtiyor.
Türkiye’nin askeri gücü, jeopolitik konumu ve sanayi kapasitesi Batı için giderek daha önemli hale geliyor.
Sonuç olarak yazı, Batı’nın Türkiye ile ilişkilerinde Putin-Erdoğan modelini uygulaması gerektiğini savunuyor: Anlaşmazlıkları yönetilen alanlara bölmek, çıkar çatışmalarını sınırlamak ve işbirliği yapılabilecek konuları ilerletmek.
Ancak aynı anda Türkiye’nin geniş muhalefet cephesine de destek verilmesi gerektiği vurgulanıyor. Çünkü Champion’a göre, “Erdoğan henüz Türkiye’yi Rusya ya da İran’a dönüştürmedi, ama bunu yapabileceğini artık herkes görüyor.”
