Temmuz toplantısından çıkan faiz kararını bu hafta açıklayan ABD Merkez Bankası için artan indirim ihtimali, piyasalarda yeni fiyatlamalara ve beklentilere yol açtı. Başkan Jerome Powell’ın Eylül’de faiz indirimini masaya koyması, ABD bankaları için kredi krizinin yakında sona erebileceğine dair umut verse de bankacılar rahatlamanın görünür hale gelmesinin muhtemelen çok daha uzun süreceği konusunda uyarıyor.
Banka holding şirketi Fifth Third’ün CEO’su Tim Spence yakın zamanda Yahoo Finance’e verdiği bir röportajda,
“Müşterilerden duyduğumuz şey, yatırım konusunda temkinli olmaktan daha agresif olmaya geçmeden önce 75 ila 100 baz puanlık faiz indirimi görmeleri gerektiği” diyerek durumu açıklıyor.
Frost Bank CEO’su Phil Green de ayrı bir röportajda, “Tek bir indirim kimsenin hayallerini gerçekleştirmez” ifadeleriyle benzer şekilde görüş bildirdi.
Başkan Powell, Çarşamba günü Eylül’de olabilecek bir indirim için 25 baz puana işaret ederken Cuma günü açıklanan ABD işgücü verileri, daha agresif indirim için beklenti yarattı.
Piyasa katılımcıları, Eylül’de yarım puanlık bir kesinti için yüzde 70 oranında olasılık olduğunu düşünüyor. Bankalar faiz oranlarının tekrar düşmesini iki yıldır bekliyor.
Çünkü yüksek faiz oranları; yüksek finansman maliyetleri, düşük getirili menkul kıymetler ve zayıf borçlulara maruz kalan borç verenler için büyük zorluklar yaratıyor.
Yüksek faiz oranları ayrıca yeni kredi vermeyi de baskılayarak bankaların büyümesini de zorlaştırdı.
Federal Rezerv verilerine göre tüm ABD ticari bankalarındaki üç aylık kredi büyümesi yaklaşık iki yıldır düşüyor. Faiz oranları düşmeye başladıkça, bu sorunların çoğunun hafiflemeye başlayacağı umuluyor.
Bunun ne kadar çabuk gerçekleşeceği kısmen ABD ekonomisinin ne kadar çabuk toparlanmaya başladığına bağlı. ABD gerçekten bir resesyona girerse, kredi talebinin toparlanması muhtemelen daha uzun sürecek.
Analistler ve bankacılar, ekonomi resesyondan kurtulsa bile, kredi vermedeki toparlanmanın ilk faiz oranı indiriminin birkaç ay gerisinde kalması muhtemel olduğunu söyledi.
Birçok banka yönetim ekibi, 2024’ün ikinci yarısında kredilendirmede bir toparlanma öngörerek yıla başladı. Ancak Nisan ayında bu tahminleri geri çekmeye başladılar.
Çoğunluk toparlanmanın 2025’ten önce olmayacağını düşünürken ilk indirimin küçük bile olsa, duyarlılıkta değişiklik yaratabileceği de belirtiliyor.