Tüm dünya yüksek enflasyonla mücadele ederken merkez bankalarının uyguladığı sıkı para politikası uygulamaları bankaların işini bir hayli güçleştirdi. Kredi verme koşullarının zorlaşması ve para politikasının ekonomiye baskı yaratmasının etkisiyle geçtiğimiz haftalarda bankacılık sektöründe sıkıntılar baş gösterdi.
ABD’de Signature Bank ve Silicon Valley Bank’ın iflasının ardından Avrupa’ya sıçrayan kriz Credit Suisse’in rakibi UBS tarafından satın alınmasıyla devam etti. Merkez bankaları son yayımladıkları tutanaklarda bankacılık krizini odağına aldı.
Her ne kadar krizin yayılmadan önüne geçildiği yönünde piyasaları rahatlatacak açıklamalar yapılsa da sorun tamamen silinmiş değil.
Bankalar tarafında yaşanan kriz, yüksek enflasyon ve kısıtlayıcı para politikası adımları, Avrupa’da yatırımcı güvenine darbe vurdu.
Almanya ve Euro Bölgesi ZEW Endeksi Sert Geriledi
ZEW yatırımcı beklenti endeksi veya ekonomik hissiyatı endeksi Nisan ayında 4,1’e geriledi. Mart’ta 13,0 değerinde gelen endeksin, bu ay 15,3 seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyordu. Fakat bankalarda yaşanan sıkıntılar yatırımcı güveninde kayba yol açtı.
Endeks Ocak ayında 16,9, Şubat’ta 28,1 olarak gerçekleşmişti. Cari koşullar endeksi eksi 46,5’ten eksi 32,5’e yükseldi.
Euro Bölgesi’nde ise 13,0 beklentisine karşın 6,4 değeri açıklandı. ZEW yatırımcı güven endeksi Ocak’ta 16,7, Şubat’ta 29,7 ve Mart’ta 10,0 olarak gerçekleşmişti.
ZEW açıklamasında kredi vermek konusunda bankaların daha temkinli olmasının beklendiği fakat acil kurtarma eylemlerinin kriz tehlikesinin önüne geçtiği belirtildi.
ZEW Başkanı Achim Wambach, ekonomik durumda önümüzdeki 6 ay içinde kayda değer bir iyileşme beklemediğini söyledi.
