
Coronavirüs pandemisi tüm dünyada hızlı bir şekilde yayılmaya devam ediyor. Rapor edilen toplam vaka sayısı 56 milyona yaklaştı. Bunun 11 milyondan fazlası ise sadece Amerika’da bulunuyor. Şu ana kadar 1 milyon 334 bin insan virüs nedeniyle hayatını kaybetti.
Öte yandan aşı çalışmalarına dair olumlu gelişmeler de hız kazanmış durumda. Geçen hafta Pfizer ve BioNTech firmaları hazırladıkları aşının virüse karşı %90 etkili olduğunu açıklamıştı. Dün de Amerikalı Moderna’nın aşısından %94,5 başarı elde edildiği duyuruldu.
Aşı haberleri piyasada risk iştahını artırırken, değerli metal üzerindeki baskı da aynı yönde yükseliyor.
Ons altın saat 14:37’de 1887 dolardan işlem görüyor. Pazartesi günü bu seviyeden kapanan kıymetli maden, Salı günü ilk yarıda 1884 – 1892 arasında seyretti. Her ne kadar vakalar rekor düzeyde artsa ve birçok ülkede karantina kuralları uygulanmaya başlasa da, aşı çalışmaları altının ralliye geçmesini engelliyor.
Analistler ABD’de açıklanması beklenen büyük mali teşvik paketinin de altın üzerinde baskı yarattığını ifade ediyor. 3 Kasım’da yapılan seçimlerde Demokrat Parti’nin adayı Joe Biden daha fazla delege çıkararak, Amerika’nın yeni başkanı seçildi. Biden’ın açıklaması beklenen teşvik paketinin oldukça büyük olacağı düşünülüyor.
Öte yandan salgın ABD’de her geçen gün daha da kötü bir hal alıyor. Covid-19 virüsü şu ana kadar 252 bin Amerikalının yaşama veda etmesine sebep oldu. Ekonominin önündeki belirsizlik ise yatırımcıların güvenli liman altına olan ilgisini canlı tutmaya devam ediyor.
Aşı haberlerine dair olumlu gelişmeler altında yatay bir görünüm sağlasa da, genel olarak beklenti uzun vadede yükselişin süreceği yönünde. Fakat yükseliş isteğinin tam anlamıyla netleşmesi için 2000 dolar seviyesine yaklaşması gerektiği ifade ediliyor. Teknik açıdan 1880 – 1884 bandı destek, 1892 – 1896 bandı direnç seviyeleri olarak takip ediliyor.
ABD tahvil faizlerinde yükseliş olmasının altının cazibesini azaltan önemli bir unsur olduğuna dikkat çekiliyor.
Aşı iyimserliğinin yanında tahvil faizlerindeki artış yatırımcıların altına olan ilgisini zayıflatırken, ETF’lerdeki altın miktarında son dört yılın en sert düşüşünün gerçekleştiği açıklandı. Analistler bu tablonun ons altını 1700 dolara kadar düşürebileceğine dair uyarıda bulunuyor.
Dünyanın en büyük altın fonlarından SPDR Gold Shares’dan geçen hafta 26 tonluk altın çıkışı yapıldığı biliniyor. Bu miktar ise 2016 yılından bu yana gerçekleşen en yüksek çıkış olarak kaydedildi.
Güncel Altın Fiyatları ve Anlık Değişimler için Tıklayın
Reel faizlerin negatif bölgede kalmaya devam etmesinin de değerli metalin popülaritesinin azalmasına yol açan bir başka unsur olduğu aktarıldı.
Tacirler Yatırım analizinde aşı iyimserliğinin küresel risk iştahının güçlü kalmasını sağladığı, ons altının dolar endeksindeki zayıflamanın da etkisiyle yatay seyrettiği ifade edildi. Yukarı yönde hareketin oluşması için 1900 ve 1921 direnç seviyelerinin aşılması gerektiği söylendi.
Gram altın ons türünden farklı olarak %0,83 değer kazancıyla işlem görüyor.
Dün 467 liradan kapanan gram altın, Salı günü yurt içi piyasaların açılmasıyla birlikte önce yatay seyretti. Ardından saat 13:00 sularında 474 liranın üstüne çıktı. Haberimizi hazırladığımız şu dakikalarda ise 471 liradan alıcı buluyor. Aynı dakikalarda çeyrek altın 771, yarım 1.542, Cumhuriyet 3.185 ve 22 ayar bileziğin gramı 431 liradan el değiştiriyor.
Analistler ons türündeki sakinliğin gram bazında da etki gösterdiğini ve şu günlerde çok belirgin bir fiyat değişimi olmadığını belirtiyor. Teknik olarak gram altında “469 – 471” 21 günlük hareketli ortalamanın izlendiği, 464 altında kalıcılık halinde düşüş hareketinin hızlanacağı ifade ediliyor.
Düşüşlerin sürmesi durumunda 459 liraya kadar geri çekilmelere olası bakılıyor. Yükselişe geçebilmesi için ise 469 üzerinde 4 saatlik kapanışlara ihtiyaç olduğu ve 477 liraya doğru çıkacağı tahmin ediliyor. Gram altın önceki hafta 540 lira ile tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkmıştı.
Yurt içinde ekonomi yönetiminde meydana gelen değişimler döviz kurlarında sert düşüşlere yola açarken, gram altın da bu dönemde satış baskısına maruz kaldı. Kayıplarını sınırlı tutmak isteyen yatırımcıların altınını elden çıkarmak istemesiyle de fiyatlar buna paralel düşüş eğilimi gösteriyor.