Altın ve gümüş piyasaları, dün sert satış dalgasıyla sarsıldı. FactSet verilerine göre altındaki kayıp, Haziran 2013’ten bu yana vadeli kontratlar için en büyük tek günlük düşüşü işaretledi. Gümüş de Eylül 2011’den bu yana en büyük net düşüşünü kaydetti.
Deneyimli yatırımcılar için altının bu düzeltmesi sürpriz olmadı. Bu düşüşte öne çıkan nokta, gümüşün altına kıyasla gösterdiği performans oldu.
Tarihsel olarak gümüş, sert düşüş dönemlerinde genellikle altına kıyasla iki kat daha yüksek oranda değer kaybeder; bu da onun daha yüksek volatilite profiline işaret eder. Ancak son satış dalgasında bu model bozuldu. Gümüşün düşüşü dikkat çekici olsa da, altının gerilemesine kıyasla orantısal olarak daha ılımlı kaldı.
Bu durum, beyaz metalin piyasa dinamiklerindeki görece gücünün sinyalini verdi.
Altın, neredeyse yarım yüzyıldır görülmemiş ölçüde tarihi bir yükseliş trendi içinde bulunuyor ve bu durum, doğal olarak bir düzeltmeyi tetikleyebilecek parabolik fiyat hareketleriyle kendini gösteriyor.
Buna karşılık gümüş, daha ölçülü ve metodik bir yükseliş sergiledi; spekülatif aşırılıklardan ziyade sürdürülebilir bir değer artışına işaret eden kademeli bir ivmeyle ilerledi.
Uzmanlara göre altın ve gümüş arasındaki değerleme farkı, gümüşün daha fazla değer kazanması için güçlü bir gerekçe sunuyor. Son zirvesinde gümüş, 2011 rekor seviyesinin yüzde 10’undan daha az üzerinde işlem gördü. Bu arada altın, dünkü zirvede 2011 referans fiyatının yüzde 128’den fazla üzerine çıktı.
Bu keskin tezat, gümüşün kardeş metaline kıyasla önemli ölçüde değerinin altında kaldığını gösteriyor.
Mevcut piyasa dinamikleri, altın ve gümüş değerlemeleri arasında potansiyel bir yeniden dengelemeye işaret ediyor. Altının düzeltmesi aşırı uzamış teknik koşulları ele alırken, gümüşün kademeli değer artışı paterni ve zorlayıcı arz-talep temelleri, onu sürekli kazançlar için uygun bir konuma getiriyor.
