Açıklanan son veriler, üçüncü çeyrekte Alman GSYİH büyümesinin ekonominin yaz resesyonundan kılpayı kurtulduğunu gösterdi. GSYİH büyümesi, yüzde 0,1 olarak revize edilirken rakam ikinci çeyrekteki yüzde 0,3’lük daralmanın ardından geldi. Uzmanlar, hafif pozitif okumanın bir toparlanma işareti olarak algılanmaması gerektiği konusunda uyardı.
ING ekonomisti Carsten Brzeski tarafından yayımlanan notta son veri hakkında “Alman ekonomisinin durgunluk içinde sıkıştığının ve artık dört yıldan uzun bir süre önce salgının başlangıcından daha büyük olmadığının bir teyidi olarak alınmalıdır.” değerlendirmesi yapıldı.
Alman ekonomisinin mevcut durumunun hem döngüsel hem de yapısal karşı rüzgarların sonucu olduğunu belirten Brzeski, “Pandemi ve Ukrayna’daki savaş yapısal zayıflığı hızlandırdı ancak mevcut durumun temel nedenleri değil” diyerek şöyle devam etti:
“Çin’in ‘yeni Almanya’ haline geldiği bir dünyada, Almanya’nın ucuz enerji ve kolayca erişilebilen büyük ihracat pazarları şeklindeki eski makro iş modeli artık işe yaramıyor. Son aylarda şirket yeniden yapılandırmaları, giderek artan sayıda iflas ve hatta hükümetin çöküşüyle ilgili olumsuz haber akışı, dört yıllık durgunluğun ne kadar bedel ödetebileceğini gösteriyor.”
Gelecekte ekonomide yakın bir değişiklik beklemek için çok az neden olduğunu belirten ekonomist, göreve gelen ABD yönetiminin beklenen ekonomik politikaları ve Alman hükümetinin çöküşü sonucu devam eden politika belirsizliği, Almanya’daki duyarlılığı olumsuz etkileyeceğini öngördü.
Görüşünü şu ifadelerle bildirdi:
“Alman ekonomisi yaz resesyonundan kaçınsa bile, kış resesyonu yaklaşıyor. Kışın ötesine bakıldığında, Alman büyüme görünümü büyük ölçüde yeni hükümetin olası bir ticaret savaşı ve ABD’deki daha da güçlü endüstriyel politikalar ortasında iç ekonomiyi güçlendirme yeteneğine bağlı olacak.”