ABD’nin konut satışları, Eylül ayında beklenenden daha fazla düştü. Bunun nedeni piyasanın özellikle ucuz evler için satılık mülk yetersizliği ile mücadele etmeye devam etmesi şeklinde açıklandı. Ulusal Emlakçılar Birliği (NAR) Salı günü yaptığı açıklamada; mevcut ev satışlarının geçen ay iki aylık kazanımların tersine dönerek mevsim etkilerinden arındırılmış yıllık 5,38 milyon adetlik orana gerilediğini söyledi.
kolayca yatırım yapın
ABD Federal Rezervi, bu yıl iki kez faiz oranlarını düşürdü ve bu durum konut piyasasını ipotek oranlarını düşürerek güçlendirdi. Yatırımcılar, politika yapıcılar gelecek hafta toplandığı zaman bir faiz indirimi daha bekliyorlar.
Mortgage finans ajansı Freddie Mac’in verilerine göre; 30 yıllık sabit ipotek oranı, geçen Kasım ayının en yüksek seviyesinden bu yana 125 baz puandan fazla bir düşüş göstererek ortalama yüzde 3,69’a düştü. Ancak ev satışları bu yılın büyük bir bölümünü tahsil etti.
Çünkü piyasadaki kronik mülk eksikliği fiyatları şişirdi ve bu sayede çoğu ev sahibi için uygun değildir. Arazi ve iş gücü kıtlıkları da arzı kısıtladı.
Geçen ay pazarda, bir önceki yıla göre yüzde 2,7 oranında düşüşle 1,83 milyon konut vardı. Envanter düşüşü, dördüncü ayına girerken, stokların azaldığı bir yıl oldu.
Orta halli konut fiyatları, bir önceki yıla göre yüzde 5,9 oranında artarak, Ocak 2018’den bu yana görülen en yüksek fiyat değerine sahip olan Eylül ayında 272,100 dolara yükseldi.
Artış, yıllık ardışık 91. ayına girdi. NAR Baş Ekonomisti Lawrence Yun, “Fiyat artışlarının ücretlere paralel olacağını umuyorduk, ama durum böyle değil,” ifadelerini kullandı.
NAR, mevcut konut satışlarının bir yıl öncesine göre yüzde 3,9 oranında yükseldiğini belirtti. Satışlar geçen ay ülkenin dört bölgesinde düştü. Ortabatı’da yüzde 3,1 düşerken, Kuzeydoğu’da yüzde 2,8 oranında geriledi. Güney’de yüzde 2,1 oranında azalırken, Batı’da yüzde 0,9 daha düşük bir orana sahip oldu.
Eylül ayının satış hızında, mevcut envanteri temizlemek, bir yıl önceki 4,4 aydan 4,1 aya indi. Altı ila yedi aylık bir arz, arz ve talep arasındaki sağlıklı denge olarak görülüyor.
