Son 1 senedir özellikle adını çok duyduğumuz ve anlık olarak ilk görüntüleriyle birlikte teknik detaylarından bahsettiğimiz Battis‘ta karşımızda duruyor. Özel bir araç ve elektrikli araç klasmanında bir şeyleri kesinlikle yıkmaya geliyor. Ferrari ile özdeşmiş bir marka olan Pininfarina, bazı modellerin üzerindeki kalıplaşmış hız konularını unutturabilir.
Konsept ismi PFO olarak lanse edilen aracın, Battis’taya dönüşümünü sizlere söylemiştik. Üst klasmandaki çoğu firma üzerinde dokunuşları olan İtalyan şirket, tarihteki kendine ait ilk otomobili üretti. Denge, hız, motor, aksamlar vb. aracın oluşumunu sağlayacak her bir detay Veyron, Koenigsegg gibi ağırlık/güç için altın oran seviyesini yakalamış markalara kafa tutucak. Sizleri daha fazla bekletmeden detaylara geçelim.
Karoser yapısı hiper araba kavramına tamamıyla uyuyor.Üç farklı gövde rengiyle tanıtılan Battis’nın tamamı karbon fiberden oluşmuş olabildiğince hafif tutulan gövde yapısına sahip. Bu araç şirketine aslında bazı ünvan ve ayrıcalıkları da kazandırmış oldu. İngiliz aracın genel tanımı “Dünyanın ilk lüks elektrikli hiper performans GT’si” olarak geçecek.
Battista’yı yan kısımda incelediğimizde; yaprak desenli camları, onu takip eden parça şekilleri ve damla tavan tipi ona hiper GT tanımını kazandıran bölgeler. Yüksek hızlara saniyeler içerisinde çıkabilecek Battista’yı durdurma görevi de 6 pistonlu karbon-seramik fren sistemine verilmiş. Bağlı olduğu lastik grubu da 21 inç çapında.
En az sürtünme değerlerini yakalamakla birlikte tavandan atılan havadan en iyi downforce-bastırma kuvvetini yakalamak adına, elektrikli hareketli rüzgar kanadı kullanılmış.
Yine hafif olabilecek malzeme tipinden gidilerek direksiyon dahil olmak üzere parçaların yoğunluklu karbondan seçilmesine dikkat edilmiş. Gördüklerimiz arasında ortada mini bir dijital ekran dışında sağ ve sola konumlandırılan farklı işlevlere sahip dokunmatik ekranlara rastlıyoruz. 3 ekrandan ayrı ayrı; birincisinden hız takibi yaparken, ikincisinden araç içi eğlence sistemlerinin kullanımı gerçekleştiriliyor. Son ekran ise aracın elektronik tepki ve takibi için yerleştirilmiş.
İtalyan hiper otomobilin her bir aksına ayrı elektrik motorları yerleştirilmiş. Toplamda 2 elektrik motoru hiç çekinmeden 1.900 beygiri sizin kullanımınıza veriyor. Ayrıca açığa çıkan 2.300 nm tork değeri de anlık olarak insanların yüksek g kuvvetine maruz kalmasını sağlayacak.
Hızlanma ve son hız kurallarını yeniden yazmaya gelen Battista’nın 2 saniyede hızlanacağı söylendi. Günümüzde 16 silindirli 8.0L motor hacmine sahip Chiron bile klasmanda ikinci sıraya düştü. Yüksek hızlara çıkmak için de bir çekincesi olmayan EV hiper, 350 km/h’ye kadar sürücü ve yolcusunu taşıyabiliyor.
İlginizi Çekebilir :
Aracın alt kısımlarına yerleştirilen 120 kW‘lık geniş pil paketi, 450 km’ye yakın bir menzille hareket etmesini sağlayacak. Dünyamızın şu anda gördüğü en iyi hızlanma değerine sahip aracı Battista oldu. Elbette bunu elektriğin gücüne borçlu.
Son olarak şunu söyleyebiliriz ki; araba tasarımları konusunda çok yüksek deneyimlere sahip bir şirketin bu ilk otomobili, başarıdan öte olmuş. Araç hakkında sizin görüşleriniz nelerdir?
Ücretsiz VİOP deneme hesabı açın ve 100.000 lira sanal para ile risk almadan nasıl yatırım yapacağınız öğrenin.