
Güvenilir liman altın, son yıllarda hem ekonomilerdeki hem de jeopolitik risklerin artışıyla birlikte talebini katbekat artırdı. Hem bireysel yatırımcılarda hem de merkez bankalarında talep artışı, fiyatların rekor seviyelere tırmanmasını sağladı.
Bugün Midas Analiz tarafından “Altın mı, borsa mı” sorusuna yanıt arandı. Aracı kurum son yıllarda elinde altın tutan yatırımcıların kendini güvende hissettiğini, TL’deki değer kaybı, küresel belirsizlikler ve jeopolitik risklerle altının güçlü bir koruma aracı haline geldiğini söyledi.
Analistler, “Trump tarifeleri, küresel faiz indirim beklentilerinin fiyatlanması, de-dolarizasyon olgusunun gelişmesi ve jeopolitik gerilimler özellikle son 2 senede altın fiyatlarını pozitif anlamda etkilerden, güncelde yumuşayan konjonktürel ortam altın fiyatlarının yönü konusunda soru işaretleri oluşturuyor,” düşüncesiyle bu analizine yön verdi.
Tabloya farklı bir açıdan bakıldığında ise ilginç bir fırsat penceresinin açıldığını belirten analistler, Borsa İstanbul’un altına kıyasla son 10 yılın en ucuz seviyesinde olduğunu ifade ettiler.
Rakamlar ne diyor?
Son 10 yılda BIST 100 endeksinin, gram altın karşısında ortalama 4,4 kat seviyesinde işlem gördüğünü hesaplayan analistler, bugün bu oranın 2,4 kata kadar gerilediğini belirttiler.
Bu durumun, altın sahiplerinin Borsa İstanbul karşısında hiç olmadığı kadar güçlü bir alım gücüne sahip olduğu anlamına geldiğini ifade ettiler. Gram altının endekse karşı rölatif olarak tarihsel ortalamalara göre son 10 senede yüzde 100’e yakın değer kazandığını da söyleyen analistler, şimdi ise BIST 100/gram altın grafiğine dönüş hareketinin dikkat çektiğini vurguladılar.
Bunun neden önemli olduğuna da değinerek, “Çünkü piyasalarda uzun vadeli değerlemeler genellikle ortalamalara geri dönme eğilimindedir. Eğer borsa-altın oranı tarihsel ortalamanın oldukça altındaysa bu ya borsanın altına kıyasla ucuz olduğunu ya da altının fazla prim yaptığını gösterir” yorumunu yaptılar.
Her iki durumda da portföyünde altın bulunduran yatırımcı için Borsa İstanbul’a yönelmenin potansiyel bir fırsat anlamına gelebileceğine dikkat çektiler. Ancak bu kararın tek başına oranlara bakılarak verilemeyeceğini de vurguladılar. Analistler, borsada şirketlerin kârlılık görünümü, faiz politikası, küresel risk iştahı ve Türkiye ekonomisindeki gelişmelerin de dikkate alınması gerektiğini söylediler.
“Gerçeği göz ardı etmek zor”
Midas analistler, BIST 100/gram altın grafiğine dönüş hareketi gerçeğini göz ardı etmenin de zor olduğunu belirttiler. Tarihsel olarak altına kıyasla bu kadar ucuz bir borsa görmenin çok nadir olduğuna dikkat çektiler.
Bu noktada asıl sorunun, “Altının sağladığı güven mi, yoksa Borsa İstanbul’un sunduğu ucuz değerleme mi daha cazip?” konusu olduğunu belirten analistler, “Eğer uzun vadeli ortalamalar bize bir şey söylüyorsa bu oran buradan yukarı doğru dönmeye meyilli olabilir ve bu da altınını satıp borsaya geçenler için avantajlı bir pozisyon anlamına gelebilir,” değerlendirmesini yaptılar.